Theodore Boyer (1983, Los Angeles doğumlu), kimlik ve aidiyet gibi geniş bir konu yelpazesinde eserler üreten bir ressam ve heykeltıraştır. Boyer, semboller ve motiflerin multimedya karışımını kullanarak kişisel keşif için bir platform oluşturur ve haritacılık, astroloji, astronomi, antropoloji ve mistisizm gibi alanlara dalar. Hem bilim hem de sahte bilim üzerine yaptığı araştırmalar, renk kullanımına dair derinlemesine sorgulamalara yol açarak eserlerinde önemli bir anlatı arka planı sunar. Boyer’in tabloları, genellikle zengin gökkuşağı tonlarında, canlı ve yoğun pigmentlerle doygun bir şekilde boyanmış tuvallere sahiptir. Yüzeyler, alkimyasal dökülmeler, lekeler ve sıçramalarla daha da dönüştürülür ve bu da altındaki boyaların katmanlarını ortaya çıkaran şeffaflık katmanları oluşturur. Bu teknik, dinamik ve çok boyutlu bir etki yaratır. Eserleri, soyut ekspresyonizm, minimalizm ve 20. yüzyıl psikedelik grafik sanatından etkilenmiş, bu unsurları kişisel...
Theodore Boyer (1983, Los Angeles doğumlu), kimlik ve aidiyet gibi geniş bir konu yelpazesinde eserler üreten bir ressam ve heykeltıraştır. Boyer, semboller ve motiflerin multimedya karışımını kullanarak kişisel keşif için bir platform oluşturur ve haritacılık, astroloji, astronomi, antropoloji ve mistisizm gibi alanlara dalar. Hem bilim hem de sahte bilim üzerine yaptığı araştırmalar, renk kullanımına dair derinlemesine sorgulamalara yol açarak eserlerinde önemli bir anlatı arka planı sunar.
Boyer’in tabloları, genellikle zengin gökkuşağı tonlarında, canlı ve yoğun pigmentlerle doygun bir şekilde boyanmış tuvallere sahiptir. Yüzeyler, alkimyasal dökülmeler, lekeler ve sıçramalarla daha da dönüştürülür ve bu da altındaki boyaların katmanlarını ortaya çıkaran şeffaflık katmanları oluşturur. Bu teknik, dinamik ve çok boyutlu bir etki yaratır.
Eserleri, soyut ekspresyonizm, minimalizm ve 20. yüzyıl psikedelik grafik sanatından etkilenmiş, bu unsurları kişisel imgeler ve deneyimlerle harmanlamaktadır. 1983 doğumlu olan Boyer, milenyum ve X kuşağı arasında bir yerde yer alır ve sanatında dijital ile fiziksel dünyalar arasındaki geçiş alanını yansıtır. Devam eden Rainbow Cataclysm serisi, insanlığın doğayla olan karmaşık ilişkisini keşfeder ve dönüş, düşüş, olası kurtuluş ya da yaklaşan felaket temalarına dair derin düşünceler sunar.
Boyer, Los Angeles’taki Shulamit Nazarian, Hilde ve Patrick Painter Inc. gibi mekanlarda solo ve iki kişilik sergilere katılmıştır. Ayrıca Meksiko Şehri Müzesi, The Underground Museum, ICA LA ve Hauser & Wirth gibi yerlerde grup sergilerine katılmıştır. Boyer, Sevil Dolmacı Sanat Galerisi’nde Kathy Battista’nın küratörlüğünü yaptığı Everything Has Its Place adlı grup sergisinde de yer almıştır.